Balık tutmak sabır işi derler…
ama burada bi’ çevir, büyük balık gelirse ne sabır kalır ne stres.
Balıkçı dedin mi yavaş olur ama bu başka bir tempo
Big Bass Bonanza. Evet evet, o meşhur balıkçı. Elinde olta, kafasında şapka. Ama kardeşim bu oyun bildiğin yaz tatilinde göle gittiğin günleri hatırlatmıyor. Bu daha çok “hop attım, çektim, jackpot geldi” tarzında bir şey.
İlk açtığımda Slotter üzerinden girdim. Dedim “şu oyunu herkes övüyor, bir bakayım.” Ekran sakin, tatlı. Deniz altı teması. Ama biliyorsun işin rengi ne zaman değişti? Sarı dolar simgeleri gelince. Dedim bu balıklar boş yüzmüyor burada. Her biri birer altın kesesi resmen.
Free spin geldi mi olta da şans da patlıyor
Oyunun olayı şu: scatter sembolleri. Üç tane yakaladın mı tamam. Ücretsiz döndürme başlıyor. Ve orada sahneye balıkçı abi giriyor. Her geldiğinde ekrandaki para değerli balıkları topluyor. O da yetmezmiş gibi… topladıkça çarpan artıyor.
Ulan bu 10 lira topladı, şimdi çarpı 2 oldu… bi’ 10 daha gelse… ulan çarpı 3 derken! İşte o hesaplar başlıyor. Kimi zaman hesap tutar, kimi zaman tutmaz. Ama heyecan hep baki. Çünkü her spin, “bu sefer geliyor” dedirtiyor insana.
Big Bass Bonanza biraz nostalji, biraz sürpriz. Ama her seferinde “iyi ki çevirdim” hissi bırakıyor. O da kolay kolay her oyunda olmaz.
Slotter’da bu balıklar daha hızlı yakalanıyor
Şimdi bu oyunu herkes bir yerden oynamaya kalkıyor ama net söylüyorum: Big Bass Bonanza’yı en pürüzsüz oynayabileceğin yer Slotter. Açıyorsun, oyuna tık diye giriyorsun, ne yüklenme sıkıntısı ne bağlantı sorunu. Sanki kendi göl kenarındaymışsın gibi.
Grafik akıcı, simgeler net, free spin tıkır tıkır çalışıyor. Ne zaman spin atsam, “evet abi bu platform olmuş” dedim içimden. Hele ki mobilde oynuyorsan, dokunmatik hassasiyeti bile başka.
Slotter bu işi çözüyor yani. Oyunun zevkini bozmadan, ne varsa önüme seriyor.
Bak sana bir şey diyeyim mi? Bu tren var ya, öyle bildiğin vagon falan değil.…
Bak açık konuşacağım, bu oyun resmen “savaşçı ruhun varsa gel” diyor. Sword of Khans, adını…
The Dog House Multihold, Şimdi dostum, sana bir şey diyeyim mi? Köpekli oyun deyip geçme.…
Şimdi söyle bana, kim istemez ki bir büyüyle cüzdanı kabartsın? Hani şu “şak” diye elinde…
Release the Kraken, Yahu Kraken dedikleri şu canavar var ya, hani okyanusun dibinden çıkıp gemi…
Bazen insanın içinden krallara layık hissetmek gelir. Hani şu işler kötü gidince, “Ben kimim ya?”…